Türkiye'nin turizm başkenti Antalya, son yılların en derin barınma krizlerinden biriyle karşı karşıya. Emlak portallarından derlenen verilere göre, kent genelinde ortalama konut kiraları son iki yılda yüzde 300'ü aşan artışlar gösterdi. Hem şehirde yaşayanlar hem de tayin, eğitim veya yeni bir hayat kurma amacıyla Antalya'ya gelenler için bütçeye uygun kiralık ev bulmak, adeta bir piyango kazanmaya dönüştü. Bu durum, Antalya haber gündeminin en sıcak ve en can yakıcı konusu olarak öne çıkıyor.

Rakamlarla Krizin Boyutu: İlçe İlçe Kira Haritası

Krizin boyutları, ilçeler arasındaki kira makasının da açıldığını gösteriyor. Halka açık emlak listeleme sitelerindeki verilere göre, Konyaaltı ve Lara gibi sahil bandındaki ilçelerde ortalama 2+1 daire kiraları 25 bin TL bandını aşarken, daha iç kesimlerde yer alan Kepez ve Muratpaşa'nın belirli mahallelerinde dahi 15 bin TL'nin altında kiralık daire bulmak zorlaşıyor.

Bir yıl önce aynı dönemde 10 bin üzerinde olan aktif kiralık konut ilanı sayısı, bugün 3 bin altına gerilemiş durumda. Bu durum, şehirdeki arz-talep dengesizliğinin ne denli kritik bir seviyeye ulaştığını net bir şekilde ortaya koyuyor.

Krizi Tetikleyen Temel Nedenler Neler?

Piyasa uzmanları ve vatandaşlar, krizi tetikleyen birkaç ana faktör üzerinde birleşiyor:

1. Yoğun Göç ve Yabancı Talebi: Şehrin aldığı yoğun iç göçün yanı sıra, özellikle son yıllarda artan yabancı yerleşimci talebi, konut piyasasındaki talep patlamasının ana nedeni olarak gösteriliyor.

2. Kısa Dönem Kiralamanın Cazibesi: Birçok ev sahibinin, uzun dönem kiralamak yerine, evlerini daha kârlı buldukları günlük veya haftalık turistik kiralamaya ayırması, piyasadaki kiralık ev stokunu ciddi şekilde eritiyor.

3. İnşaat Maliyetleri ve Arz Eksikliği: Artan inşaat maliyetleri nedeniyle yeni konut üretiminin yavaşlaması, talebi karşılayacak yeterli sayıda yeni dairenin piyasaya girmesini engelliyor.

Piyasanın Aktörleri Konuştu: Emlakçılar ve Kiracılar Ne Diyor?

Kentte 20 yıldır emlak danışmanlığı yapan Ahmet Yılmaz, durumu "Daha önce bir daireyi haftalarca gösterirdik, şimdi ilanı girdiğimiz gün telefonlarımız kilitleniyor. Elimizde müşterinin bütçesine uygun ev yok. Bu, kariyerim boyunca gördüğüm en zorlu dönem" dedi.

İki aydır ailesine uygun bir ev arayan kiracı Selma Kutay ise, "İstedikleri kiralara maaşımız yetmiyor. Depozitosu, komisyonu derken bir eve girmek için 100 bin lirayı gözden çıkarmak gerekiyor. Artık umudumuzu kaybetmeye başladık," diyerek yaşadığı çaresizliği dile getirdi.

Peki Fiyatlar Düşecek mi? Gelecek Beklentileri

Piyasa gözlemcileri, kısa vadede kira fiyatlarında anlamlı bir düşüş beklemiyor. Yeni konut arzı artmadığı ve şehre olan talep bu seviyelerde devam ettiği sürece, fiyatların stabilize olabileceği ancak eski seviyelere dönmesinin pek mümkün olmadığı belirtiliyor. Krizin çözümü, uzun vadede üretilecek yeni konut projelerine ve piyasayı düzenleyecek adımlara bağlı görünüyor.

Muhabir: Çağrı Yıldırım